Kurmay Binbaşı Mustafa Kemal’in İzmir’e en az bilinen gelişi, Rus vapuruyla Trablusgarb’a giderken uğradığı Urla’da gerçekleşmiştir. O’nun İzmir’e bu uğrayışını, Urla Karantinası’ndan Selanik’te bulunan arkadaşı Fuat Bey’e 17 Ekim 1911 tarihinde yazdığı mektuptan öğreniyoruz. Onun bu gelişinin bilinmemesi, Salih Bey’e yazdığı mektuplarında ‘Gazeteci Şerif’ takma ismini kullanması, onun saklı bir vazifesi olduğunu ortaya koymaktadır. Bu saklılık, Fuat Bey’e yazdığı mektuptan da anlaşılmaktadır:
“Kardeşim Fuat, bilirsin ki, Trablusgarp konusu ortaya çıktığından beri oraya gitmek gayreti sarf ettik. Bir sefer Şam vapurunda üç gece kaldıktan sonra döndürüldük. Ondan sonra Tunus yahut Mısır yoluyla gitmeye çalıştık. Harbiye Bakanı ümidi kestiği için bizi vazgeçirtti.
Bu sefer Naci ve daha birkaç kişi ile Mısır üzerinden maksada ulaşmak için 15 Ekim 1911 günü İstanbul’dan hareket ettik. Harbiye Bakanı ister istemez gitmemize razı oldu. Gayemiz sonsuz bir gayret alanı açmaktır. Muvaffakiyet Allah’tan. Gerek ve yarar görürsem, seni kimi arkadaşları da isteyeceğim. Şimdilik yapılacak işler var. Benim nerede olduğunu duyurmayın. Bir müddet için anneme bile duyurmayın. Orta sıra benim tarafımdan İstanbul’dan anneme mektup gönderin.
Eyüp Sabri sizi görecek. Ona yerim ve borçlarım konusunda bilgi verdim. Ruşen ve Necati Beyefendilere gizlice söyle, vazife yerim Beşinci Kolordu yönetiminde kalması ve maaşımla borçlarımın ödenmesi, kalanının anneme verilmesi iyi olur. Bunu Harbiye Bakanı da yazacak, unutmazsa!
Senin aracılığınla anneme verilmek üzere Kerim Bey’e kırk lira bıraktım. Bu parayı anneme ver. Lakin duruma nazaran, Salih’e borcum olan beş-on lirayı da bu paradan ver.
Mısır’a vardıktan sonra bilgi ve adres vereceğim. Sen de bana yazarsın. Şayet sen bir tarafa gidersen, senin ismine mektupları alacak ve açacak bir arkadaş tayin edersin.”
Kurmay Binbaşı Mustafa Kemal’in İzmir’e geçerken uğradım, formundaki ziyaretleri 4. Yazımda sona ermiştir. 15 Mayıs 1919 tarihinde, İzmir, Yunanlılarca işgal edilir, işgal sürecini ve Anadolu’daki ulusal çabayı anlattıktan sonra, Gazi, Mareşal Mustafa Kemal’in muzaffer ordusu ile İzmir’e gelişini siz okurlarıma anlatacağım.
Cumhuriyet