Yeni Zelanda’nın Christchurch kasabasında geçen yıl, Brenton Tarrant isimli çok sağcı katil zanlısı, 51 Müslümanı mescitte ibadet sırasında katletmişti.
Zanlının davası devam ederken, hakkındaki karar duruşması öncesi duruşmada hayatını kaybedenlerin yakınlarıyla yüzleşiyor. Oturum sırasında yaklaşık 60 kişinin konuşmalarını dinleyecek.
Bu şahıslardan kimileri sadece bu duruşmaya katılabilmek ve orada konuşabilmek için dünyanın çeşitli yerlerinden Yeni Zelanda’ya geldi ve iki haftalık karantina sürecini geçirdi.
Kendisi de bir konuşma yaptıktan sonra hakkındaki karar açıklanacak olan 29 yaşındaki Tarrant’ın ülke tarihindeki en ağır cezaya çarptırılması bekleniyor.
Hakkındaki tüm suçlamaları kabul eden Tarrant terörizm, 51 cinayet ve 40 cinayete teşebbüs suçlamaları ile yargılanıyor.
AFGAN MÜLTECİ DERS VERDİ
Bu kapsamda Yeni Zelanda cami taarruzunda yaralanan Afgan mülteci de duruşmada saldırganla yüzleşti.
Afgan mültecinin söylediği kelamlar ise tüm dünyaya ders olacak nitelikteydi. Yıllardır Yeni Zelanda’da yaşadığını aktaran Müslüman mülteci, “Bu teröristin gözlerinde hiçbir pişmanlı ya da utanç görmedim. Yaptığı hiçbir şeyden pişman değil. Bu yüzden bana çektirdiği acıları anlatan demeci okumaktan vazgeçtim.
Bunun yerine ona teşekkür ediyorum zira, Yeni Zelanda’da yaşadığım ve çalıştığım 17 yıl boyunca Afganistan’da yaşadığım için, beşerler dalga geçmek için, latife olarak ya da bilerek bana terörist diyorlardı. Ancak bu etiketi benim üzerimden aldın.
TERÖRİSTİN DİNİ IRKI DERI RENGİ YOKTUR
Bugün terörist denilen kişi sensin ve sen dünyaya Müslüman olarak benim, bizlerin terörist olmadığını kanıtladın. Yeni Zelanda halkına sesleniyorum. Teröristin dini, ırkı, deri rengi yoktur.
Her renkten, ırktan her yüz bir terörist olabilir. Biz terörist değiliz. Biz acılar çektik fakat güçlüyüz. Kardeşlerim acılar çekti ancak eskisinden daha güçlüyüz. Taarruz sonrası ülkeyi terk edecektim.
Lakin sen, bu ülkede sonsuza kadar kalmayı istememe sebep oldun. Bu ülkeyi terk etmeyeceğim. Burası benim ülkem, burası benim meskenim. Bu ülkeye bir mülteci olarak geldim ve bu ülkeyi terk etmeyeceğim. Burada kaybeden sensin. Kazanan ise bizleriz. açıklamalarında bulundu.
Ensonhaber
