Avukat Hüseyin Ersöz, “Yargıtay, birinci derece mahkemesinde yapılan tespitlerle de karşıt düşmüştür. Kararı, tüzel bir metin olma hüviyetinden epeyce uzaktır. Bu yüzden savcılığın itiraz etmesini talep ettik” dedi.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, FETÖ’nün Balyoz kumpasından beraat eden sanıklar Çetin Doğan, Behzat Balta, Mehmet Kaya Varol, İhsan Balabanlı, Metin Yavuz Yalçın, Erdal Akyazan ve Emin Küçükkılıç hakkında verilen beraat kararını bozmuştu. Daire, sanıkların Ağustos 2003 yılı ve öncesinde işledikleri “Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini cebren ıskat yahut görev görmekten cebren men etmeye teşebbüs” hatasından 3 yıldan 12 yıla kadar cezalandırılmalarını istemişti. Sanık avukatlarının UYAP sistemine düşmeyen kararı Sabah gazetesi “amiraller bildirisi için emsal” başlığı ile duyurmuştu.
‘HER TARAFIYLA YANLIŞLI KARAR’
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdikleri dilekçe ile ilgili gazetemize bilgi veren avukat Hüseyin Ersöz, Balyoz davasında Yargıtay’ca verilen bozma kararının, hukuken ve evrak kapsamı ile örtüşmeyen değerlendirmeler içerdiğini söyledi. Ersöz, “Dijital kanıtların geçersizliğini ortaya koyan İTÜ Uzman Raporu ve İmza İnceleme Raporu göz arkası edilerek dijital kanıtları tartışmaya açan Yargıtay 16. Ceza Dairesi, birinci derece mahkemesinde yapılan tespitlerle de aksi düşmüştür. Bu durum, mahallî mahkemenin ortaya koyduğu bilimsel bilgiler karşısında adeta varsayım ve dedikodu mahiyetindeki argümanları ileri sürmek manası taşımaktadır. O denli ki dinlenen şahitlerin tekrar çağrılmasını, sanıklardan rütbe yükselenler varken, resen emekli edilip edilmediklerinin araştırılmasını isteyen daire, her istikametiyle kusurlu ve maddi hadiseyle aksi düşen bir karara imza atmıştır” dedi. Ersöz şöyle devam etti: “Diğer yandan, kararda söz edilen ‘suç için anlaşma’ cürmünün ögelerinden olan ‘gizli ittifak’ şartı oluşmamışken ve zamanaşımı mühletinin de dolduğu kıymetlendirme dışı bırakılarak verilen ‘bozma kararı’, türel bir metin olma hüviyetinden epey uzaktır. Bu sebeple, CMK’nin 308. hususundaki harikulâde yasa yoluna başvurulmuş ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın her istikametiyle hukuka ters ve maddi olgularla karşıt düşen bu karara itiraz etmesi talep edilmiştir.”
Cumhuriyet